ERKEKLER NEDEN ALDATIR ?
- Miraç Kaya
- 3 Haz
- 3 dakikada okunur

(Erkek milletti hepsi aynı. Bütün erkekler aldatır.) NEDEN PEKİ ?
Ana unsur Sadakat, Alışkanlıklar, İlgi beklentisi, Tahammülsüzlük ve Öğretmen, hükümdar,
yönetici veya anne değil.. KADIN İSTEĞİ
Bir ilişkide en kutsal yemin. Ama her yemin gibi, en çok da şeytan fısıldarken sınanır. Peki
erkekler neden aldatır? Sevmedikleri için mi? Hayır. Çoğu zaman sevdikleri halde yaparlar bunu.
İşte tam da bu yüzden, bu hikâyeler en çok kadınları değil, sadakati kutsal sayan kalpleri yıkar...
ERKEK KENDİNİ ERKEK GİBİ HİSSETMEDİĞİ YERDE DURMAZ...
En çok karşılaştığım ve bir yerde artık master olduğum o konu
“SEVGİLİM\KOCAM BENİ ALDATTI” diye başlayan konu, “ben onun için her şeyi yaptım. Bu
ilişki için çok çabaladım, savaştım. Ona annesinin göstermediği ilgiyi gösterdim, yemeğini
yaptım, çamaşırını yıkadım, dara düştü koştum”
BİR DAKİKA! GERÇEKTE OLANI ANLATMAYA NE DERSİN?
Sevgisini sınadım, Sürekli çalışıyordu, BENİMLE İLGİLENMİYORDU. Bana zaman ayırmıyordu.
Taktik uyguladım. Parfümünü değiştirdim, tarzını değiştirdim, benimle vakit geçirmesi için
zorladım. Ama o beni sevmedi ki.
Sizce de burada bir problem yok mu?
Mesajlarıma geç cevap veriyordu, kesin bir başkası var, soğudu ve aldattı yaftasından çok, biraz
en patiye ihtiyacımız var sanırım. Çünkü siz bu ilişkinin kadını değil erkeği olmak için
çabalamışsınız ve tebrik ederim. ARTIK İLİŞKİNİZİN ERKEĞİ SİZSİNİZ. Partneriniz bir kadın
olmadığı içinde artık erkek olacağı yere çoktan gitti bile. Bir erkeğin kalbi sevgilin ateşiyle
tutuşursa kadınlaşmak zorunda kalmaz ve senin de dediğin gibi yani ERKEK GİBİ (gibisi fazla)
SEVER. KADIN GİBİ KADINI
BİRDE ŞURADAN BAKMAK LAZIM. ( BEŞ PARMAĞIN BEŞİ BİR DEĞİL )
Erkekler ağlamaz diye büyütüldüler. Hislerini bastırdılar, bastırdılar. Ve bastırılan her
duygu, başka bir kapıdan geri döndü: öfke, kayıtsızlık, ilgisizlik ve sonunda sadakatsizlik...
Duygusal olarak görülmeyen, onaylanmayan bir erkek, başka bir gözde değer arar. Kimi zaman
sevilmek için, kimi zaman sadece “hala arzulanıyorum” demek için. Oysa sadakat, arzuya değil;
karaktere bağlıdır. Toplum, erkeğe hep geniş özgürlük alanı tanıdı. “Erkektir yapar.” Ama kadın
aynı şeyi yapsa, “namus” bahanesiyle yok sayılır. İşte bu çarpık denklem, sadakatsizliği
meşrulaştıran bir sistem haline geldi. Oysa aldatmak ne doğuştan gelir, ne de cinsiyete bağlıdır.
Aldatma, bir karakter ve irade meselesidir.
BİRDE ŞU VAR ( ERKEKLER KENDİNİ NE ZANNEDİYOR)
Çoğu erkek, “Evde huzur kalmadı”, “Artık bana değer vermiyor” gibi bahanelerle aldatmayı haklı
çıkarmaya çalışır. Ama bu cümleler, içsel bir boşluğun kılıfıdır çoğu zaman. Gerçek motivasyon;
çocukluktan kalan yaralar, eksik bırakılmış sevgiler, ya da sürekli dışarıdan onay arayan bir
benliktir. Ve en tehlikeli aldatma, bir başkasına değil; insanın kendine ettiği yalandır.
Bu gerçek bir hikaye
E.... Hanım 32 yaşında.
Evliliğinin 8. yılı. Eşiyle üniversitede tanışmışlar. Beraber büyümüşler, beraber iş kurmuşlar. İlk
yıllar... dizinin dibinden kalkmayan, gözünün içine bakan o adam...Yavaş yavaş susmaya,
uzaklaşmaya, geceleri geç dönmeye başladı.
Başlarda Kadın kendini suçladı. "Belki ilgisizim" dedi. Daha çok yemek yaptı, daha çok
gülümsedi. Ama adam, o eski adam değildi artık. Gözleri başka bir yere bakıyor gibiydi.
Bedenen yanındaydı ama ruhu, sanki başka bir kadının hayalinde yaşıyordu. Bir gece, çamaşır
makinesinde unuttuğu ceketten bir otel fişi düştü. Adını bile duymadığı bir otelin gecelik
konaklama belgesi. O an Kadın’ın kalbi sanki durdu. Koltukta oturduğu yerden kalkamadı. Eli
ayağı titredi. Ama sormadı...Çünkü cevabını aslında çoktan biliyordu. Günler sonra adam itiraf
etti. "Evet," dedi. "Biri vardı. Ama duygusal bir şey değil. Sadece kafa dağıtmak..." Kadının
gözleri doldu. “Ben sana ev oldum, sen beni otel odalarında terk ettin...” Sonrasında adam
değişmeye çalıştı. Çiçekler aldı, ağladı, af diledi. Ama Kadın biliyordu. Adam kendini affetmeden,
onu affedemezdi. Ve adam, hala kendi aynasına bakamıyordu. Kadın bir seansta şöyle dedi:
“Ben onun aynası oldum, O kendine dayanamadı. Beni değil, kendini terk etti aslında...”
Neden kıyılır bu kadar temiz sevilen bir kadına.
SEÇİMLERİMİZ KADERİMİZİ DOĞRUDAN ETKİLER çünkü. Kadın temiz sevmişti evet ama
Adam için bir alışkanlığa dönmüştü bu. Adam romantizm diye tutturdukça , çeşitli şakalar
yaptıkça kadın hep ona Erkek dediğin elini masaya vurur, erkek dediğin ağır olur demeye
başlamıştı. Mıç mıç bir ilişki sevmiyordu zira... Ah be ablacığımmmm Neden o Erkek dediğin
diye benzetmeler yaptığın o gibideki gibi bir ayı sevmedin ki.. Çünkü bu adam sürekli mutfakta
çalışan bir kadından çok saçını okşayabileceği bir kadın istemişti.. Mıç mıç tı bu adam
dediğimizde ise E.... Ama evlenmeden önce böyle değildi, sonra değişti.. Hayır ablacım sen onu
görmek istediğin hale getirmeye çalıştın, oda ilk fırsatta özüne döndü.
BAŞKA BİR PENCERE DAHA VAR
Çünkü çoğu, ruhsal olarak olgunlaşmadan ilişkiye başlar. Bir kadını sevmeyi, ona sadık kalmayı,
tek bedende huzur bulmayı öğrenmeden... Çocuk ruhlarıyla yetişkin bedenlere girerler ve oyun
oynamaya devam ederler. Aldatmak, çoğu zaman bir özgürlük değil, içsel esaretin göstergesidir.
Ve her aldatma,
bir kadın kadar,
bir erkeğin de
kendiyle yüzleşemeyişinin kanıtıdır.
Yada erkeklere göre aldatmak bazen zincirleri kırıp kaçmaya çalışmak, özgür kalabilmek, yada
sevdiğini cezalandırmak
ERKEK GİBİ...
Yorumlar